Sarılmak ne güzel şey!
Daha önce uzun uzun anlatmıştım sarılmanın önemini, neler hissettirdiğini, neden ihtiyaç duyulduğunu, güzelliğini ... İşte o yazı
Uzun zamandır siz de farketmiş olmalısınız herkesin ağzına sakız oldu "Seni Seviyorum"lar artık bir inandırıcılığı, çekiciliği kalmadı bu sözcüğün. Çünkü içi boş anlamsız, hissiz...
Aynı "nasılsın" sorusuna verdiğimiz, alelade "iyiyim" cevabı gibi. İşte öyle hissiz, ruhsuz, boş.
Durum böyle olunca da; inanmak, inandırmak için en kolay çözüm, sarıp sarmalamak, merak etme, bana güven, yanındayım, korkma, anlamlarını taşıyan en kolay icraat Sarılmak!
Sarılıp içine sokarcasına, kokusunu beyninize-burnunuza hapsedercesine sarılmak.
Yalandan da olsa hem kendini hem karşı tarafı kandırma isteğiyle dolu yalandan sarılmalar, moda olmuş şimdi.
Yapmayın etmeyin "Seni Seviyorum"lara anlamlarını kaybettirdiniz de, sıra sarılmalara mı geldi?
Hissetmediklerinizi -mış gibi yapmayın, aynı seni seviyorum derken, aslında bak senin canını nasıl yakıcam dediğiniz gibi.
Bırakın sarılmalar güzel kalsın, gerçekten sevmek-güvenmek istemediğiniz, zaman kaybı saydığınız insanlara sarılmayın!
Kimsenin aklını/kalbini karıştırmayın, vicdanınızla yüzleşmek zoruna kalmayın ...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum :