3 Mayıs 2013 Cuma

BABAMA ...

Babama !..

"Kaç yıl oldu?" diyenlere, 25 dedim bugün!
Koskoca 25 yıl ....
Beni görüp, koruduğunu bildiğim 25 sene....


İşin kötüsü en çok da ne koyuyor biliyor musun?
Seninle paylaşabildiğim, anılarımız olan tek bir günüm bile yok.
Ne elimi tutup parka götürmüşlüğün, ne birlikte sabah kahvaltıları, ne bir piknik, 
ne bisiklete binmeyi öğrettiğin bir an, ne bir mezuniyet hatırası, ne de karşılıklı 
oturup 2 kadeh tokuşturmuşluğumuz hiç biri yok....
Buna rağmen nasıl oluyor da hala yokluğuna alışamıyorum, bilmiyorum...

Sen yanımda olsan, nasıl olurdu diye düşünmediğim tek bir günüm yok.
Anılar, hatıralar olmasa da özlüyorum...
Keşke diyorum keşke yanımda olsaydın! Eminim birçok şey daha farklı
olurdu, biliyorum.

Hiç bir aile ferdi, hiç bir akraba, hiç bir sevgili, hatta yokluğunu hissettirmemeye
çalışan annem bile yerini tutmuyor.
Bu acıyı hafifletebiliyorlar ama yerini tutmaları imkansız ve beni anlamaları da...

Hayatımda geri dönmesinin imkansız olduğunu bile bile özleyerek beklediğim,
tek Adamsın!
Bunun yanında en kızdığım hatta en çok sevdiğim tek erkeksin!
Küçükken, babasının elinden tutan şımarık kızları görünce kıskançlıktan, 
zorla gülümsemek için dişlerimi sıkardım. 
Şimdi ise; kızlarını evlendiren babaların, torun sahibi olan dedelerin gözünde
bir damla yaş gördüğümde, onlardan daha fazla ağlıyorum.
Bu yüzden olmayacağını bile bile çok istedim senin şefkatini verebilecek birini
ve yanlışlar yapmak üzereyken yine sen korudun beni 
biliyorum,
teşekkür ediyorum ...

Bil ki; seni çok özlüyorum içimdeki boşluğun dolmuyor ve her yıl biraz daha
boşluk açılıyor ama merak etme ben iyiyim.
Küçük kızın büyüdü, ağlasa da, düşüp dizlerini kanatsa da tek başına ayağa
kalkmasını senin sayende her çocuktan daha hızlı öğrendi.
Şimdi annenin babanın yanında çocuk ol ve 
RAHAT UYU BABACIM ...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorum :